İKLİM
Doğu Türkistan’ın güneyinde Kûn-lûn Sıradağları batıda Bağımsız Devletler Topluluğu ile sınırı meydana getiren çeşitli dağ kütleleri, doğuda Turfan Hendeğinin Lob-nor’un alçak çöküntüleri vardır. Kuzeydoğudaki Moğolistan sınırı önemli coğrafi şekilleri olmayan bozkırlardan geçer. Tanrı Dağları Doğu Türkistan’ı net bir şekilde ikiye böler. Kuzeyde Çungarya, Altay Dağlarına yaslanan bir bozkır bölgesidir. Dağların eteğinde bol olan ırmaklar, geçitleri aşarak Rusya’daki göllere ulaşır. Bunların en önemlisi Balkaş Gölüne dökülen İli’dir.
Tanrı Dağları ve Kûn-lûn arasındaki bölge Çin topraklarının en çölsü bölgesidir (Taklamakan Çölü). Dağlardan birçok akarsu iner: Kaşgar Derya, Yarkent Derya, Huten Derya. Bu nehirler birbirine yaklaşarak çöküntünün ortasındaTarım’ı meydana getirirler. Tarım havzasının kuzeyinde çölsü Turtan çöküntüsü daha da alçaktır (Deniz seviyesinden 277 m aşağıda). İklim burada çok serttir. Ocak ortalaması -10°C, Temmuz ortalaması 32,5°C’dir.
Tabiî kaynaklar: Doğu Türkistan tabiî kaynaklar bakımından çok zengin bir ülkedir. Petrol ve benzeri zenginliklerin yanında demir, uranyum ve çeşitli mâden yatakları bulunmaktadır. Doğu Türkistan’ın kömür alanları jeologlara göre dünyânın kömür ihtiyacını altmış yıl karşılayabilecek zenginliktedir. Çungarya’da petrol, demir ve mâden kömürü yatakları, Tien-şan kenarında kükürt, tuz, petrol ve mâden kömürü yatakları vardır. Ulaşım güçlüğü ülkenin kalkınmasına başlıca mânidir. Yeni demiryolları yapımına hız verilmektedir.
Ekonomi: Çinli nüfûsun âniden artması Doğu Türkistan’a açlık ve felâket getirmiştir. İşsizlik çoğalmıştır. Yeni Çinli liderler halkın hayat standardını düzeltmek için kendi işlerini yürütmelerine izin vermiştir. Fakat yatırım için sermâyenin zor sağlanmasından dolayı çok az kimse bu imkândan faydalanabilmektedir. Çiftçilere her âilenin nüfûsuna göre toprak verilmiştir. Bu toprak kişi başına 990 m2dir. Ekilecek mahsûl hükümet tarafından tâyin edilmektedir. Her çiftçiden “yer parası” ve “su parası” adı altında çeşitli vergiler alınmaktadır. Bunun dışında çiftçiler elde ettikleri mahsulün % 20’sini devlete teslim etmek mecburiyetindedir. Ev yapmak için her çiftçi âilesine küçük arsalar verilmiştir. Evlerin inşâsı çiftçilerin kendi imkânlarına terk edilmiştir. Bu şartlar altında ev yapmak mümkün olmamakta ve çiftçi halk kerpiç harâbelerde yaşamaya devam etmektedir.
El işleriyle uğraşan sanatkârlara ve küçük esnafa devlet iş vermekten âciz olduğu için bunların sanatlarını icrâ etmekte serbest bırakmış, ancak halkın yoksul olması sebebiyle esnaf iş yapamamaktadır.
Kızıl Çin’in yıllık millî gelirinin % 40’ını Doğu Türkistan temin etmekte olduğu halde, Müslüman Doğu Türkistan halkı sefâlete terk edilmiştir. Bütün yeraltı ve yerüstü zenginlikleri Çin’e akıtılmakta, Doğu Türkistan dünyâda emsâli görülmemiş şekilde sömürülmektedir. Doğu Türkistanlı Müslümanlar zarûrî ihtiyaçlarını karneyle temin etmektedirler.
İKLİM VE FİZİKİ YAPI
Türkistan’da tam bir kara iklimi hüküm sürer. Yazlar kuru ve sıcak, kışlar ise soğuk geçer. Değişik bölgelerinde değişik ısılar mevcuttur. Kuzey güney arasında da ısı farkları mevcut olup, kış aylarında ısı sıfırın altında seyreder. Türkistan; vâdi, çöl, dağ, göl ve nehirlerle kaplı bir arâzi yapısına sâhiptir.
Türkistan vâdiler ülkesi olarak bilinir. 30’dan ziyâde önemli yayla mevcuttur. Fergana Vâdisi 800.000 km2 ve deniz seviyesinden 900 m yüksekliktedir. Bu bölgede Özbekistan, Kırgızistan ve Tacikistan devletlerinin pamuk ve ipek ürünü elde edilmektedir. Burası Türkistan’ın bahçesi olarak bilinmektedir.
Balkaş Gölü ve Sarı Nehir arasında 180.000 km2lik Petpak Çölü, 350.000 km2lik Karakum, 300.000 km2lik Kızılkum çölleri Türkistan’ın belli başlı çölleri olarak bilinmektedir.
Bölgede irili ufaklı on beş dağ ve silsile mevcut olup, Altay Dağı, Tanrı Dağı, Alax, Pamir ve Kopet dağları en yaygın tanınan dağlardır. Türkistan’da 35.000 civarında küçük-büyük göl mevcuttur. Hazar, Aral, Balkaş ve Işıkkal gölleri en önemlileridir.
Türkistan’da sekiz tânesi 1000 km’nin üzerinde 4500 adet nehir mevcuttur. Kırk adedi de 500 km’nin üzerinde uzunluğa sâhiptir. Ural, Topal, Siri Derya, Amu Derya bu nehirlerin başlıcalarıdır.
Jeopolitik durumu: Türkistan; Avrasya’nın merkezidir. Buradan Yakındoğu, Avrupa ve Asya’nın diğer ülkelerine ulaşmak kolaydır. Türkistan sınırından kuş uçuşu Moskova 1000 km olup, bu mesâfeler Ukrayna’ya 700 km, Rostov’a 710 km, Erzurum’a 1010 km, Tahran’a 640 km, Kâbil’e 290 km, İslâmâbad’a 700 km, Lahor’a 840 km, Moğolistan’a 740 km ve İran Körfezine 1000 km kadardır. Bu mesâfeler ışığında Türkistan’ın jeopolitik mevkiinin önemi çok daha iyi anlaşılacaktır.
Nüfûsu: 40.000.000 üzerinde nüfûsa sâhip Türkistan’da Türkistan’ın yerlileri olan Türkler 28.000.000 nüfûsa sâhiptir. Türkler; Özbek, Kazak, Kırgız, Tacik, Türkmen, Karakalpak ve Tatarlardan müteşekkildir (Bkz. Özbekistan, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Türkmenistan, Karakalpaklar, Tatarlar). Tabiî nüfus artışı yıllık % 3,5 oranındadır. Bölgedeki Âzerbeycanlı, Başkırt ve Tatarlar Türkistanlı olarak Müslüman ve Türk olmaları hasebiyle çok tutkun olup, aynı örf, âdet ve geleneklere sâhiptirler.
Grup içerisinde Özbekler 12.5 milyon nüfusla en güçlü topluluğu teşkil ederler. Türkistanlılar aynı dile (Türkçe), aynı târihe, aynı kültüre ve aynı dîne (İslâm) sâhip olmaları sebebiyle birbirlerine sıkı sıkıya bağlı bir bütün teşkil ederler.
Tacik Türklerini Ruslar ve Batılılar Türkistanlı saymak istemezler. Buna sebep olarak Tacik dili konuşulmasını gösterirler. Tacik dili mevcuttur. Ancak Tacik Türklerinin bir kısmı Özbek Türkçesini de konuşur, diğer taraftan da bir kısım Özbek Türk’ü Tacik dilini konuşur veya en azından dili anlar ve bilir. Bu genellemenin dışında kalabilecek küçük bir dağlı azınlık vardır. Kaldı ki bunlar da Tacik dili konuşmazlar. Orijinal Türkistan nüfûsu ile her bakımdan içiçe ve müşterek bir hayat yaşayan Tacikler, Türkistanlıların ayrılmaz bir parçası kabul edilir.
Türkistan’da Rus azınlıklar yanında Ukraynalı, Alman, Koreli, Ermeni, Gergiyan, Estonyalı ve benzeri azınlıklar da bulunmaktadır.
İktisadî durum: Hammadde kaynakları:
Türkistan hammadde açısından büyük önem taşır.
a) Kömür: Dağılmadan önce Rusya’nın toplam kömür rezervlerinin % 45’inden fazlasını üreten Türkistan’da elli adet kömür mâdeni işletilmektedir.
b) Petrol: Türkistan’da bugüne kadar henüz açılmamış seksen adet petrol yatağı mevcuttur. En önemli petrol yatakları; ikinci Bakû olarak adlandırılan Ural, Neft Dağı, Andijan, Aktuba ve Mangişlak’tır. Mangişlak’taki petrol rezervleri Venezüella’daki kapasiteye sâhiptir. Aktuba ise bundan daha zengin petrole sâhip yataklar olarak bilinmektedir.
c) Tabiî Gaz: Yine dağılmadan önceki Rusya’nın tabiî gaz rezervlerinin % 50’si Türkistan’daydı. Buhara yakınlarındaki Gasli, tabiî gazın en zengin olduğu bölgedir.
Hayvancılık: Türkistan hayvancılık yönüyle müstesna bir yere sâhiptir. Yeterli yeşil saha ve yem mevcuttur. Sığır ve koyun, Ruslar tarafından yetiştirilmektedir. 620 milyon hektar elverişli arâzi tarıma tahsis edilmiştir.
Nakliye: Türkistan bölgesinde toplam 248.400 km’lik karayolu mevcut olup, bu miktarın 184.990 km’si asfaltlanmıştır. Demiryolu ulaşım şebekesinin 20.720 km’yi bulduğu bilinmektedir.
Sosyal yapı: Türkistan halkı bütün Türkler gibi örf, âdet ve geleneklerine bağlı bir millettir. Din; bütün baskılara rağmen tesirini sürdürmektedir. Hiçbir din eğitimi olmasa bile Türkistan halkı her vesileyle Müslüman olduğunu göstermektedir. Dinsizlik Türkler için çok ayıplanacak bir husus olma özelliğini muhâfaza etmektedir. Türkistan sosyal yapısında ciddî tahribat açmış olmasına rağmen komünizm Türk Milletinin dînî inançlarını yok edememiş, bilakis din konusunda yeni nesiller daha da istekli yetişmektedir.
Gerek Çarlık ve gerekse komünist Rus idârelerinin tek gâyesi Türkistan ahâlisini Ruslaştırmaktı. Akıl almaz baskı ve işkenceler bir asırdır Türkistan’da uygulana gelmiştir. Buna rağmen arzulanan Ruslaşma yerine millî benliğe dönüş hızlanmış ve böylece Türkistan’da bulunan Türk devletleri tek tek hürriyet ve bağımsızlıklarını kazanmışlardır. Rus komünist idâresi karşısında millî benliğin esas kaynağını da İslâmiyet teşkil etmiştir.
Türkistan Müslüman bir ülkedir. Müslüman olan Türkistan nüfûsunun % 94’ü de Ehl-i sünnet îtikâdına mensuptur. Her ne kadar İslâmiyet Sovyet rejimi tarafından kaldırılmaya çalışılmışsa da bölge halkı üzerinde İslâmiyetin çok büyük tesiri vardır. Rusya’da komünistler iktidara gelince, Türkistan’da on dört bin câmi ve mescidi yıkıp, tahrip etmişlerdi.
Târih boyunca bölgede pekçok İslâm âlimi, ilim adamı yetişmiştir. Bunlardan bazıları:
İmâm-ı Buhârî: Meşhur hadîs âlimi.
Ali ibni Sînâ: Tıp ilminin önemli şahsiyeti.
Fârâbî: Meşhur filozof.
Tirmîzî: Meşhur hadis âlimi.
El-Bîrûnî: Matematik ve astronomi âlimi.
Hârezmî: Cebir ilminin kurucusu.
Serahsî: Meşhur İslâm hukukçusu.
Uluğ Bey: Meşhur astronom ve âlim.
Dil: Türkistan nüfûsunun ana dili Türkçe olup, Özbek, Kazak, Kırgız, Karakalpak Türkmen lehçeleri konuşulur. Bu lehçelerden teşekkül eden Türkçe, nüfusun % 90’ı tarafından konuşulan dildir. Bunun dışında % 10 halkın konuştuğu dil Tacik dili olup, Türkçenin bir lehçesi gibidir. Türkistan Türkçesine, Çağatay Türkçesi de denmektedir.
Türk dilini inceleyen ilk Türk âlimi Mahmûd Kaşgarî’dir. Türkistanlı lenguistikçi (dil bilgini) olan Kaşgarlı Mahmûd’un 11. yüzyılda yazdığı Dîvânü Lügât-it-Türk adlı eseri Türk dili sözlüğü niteliğindedir.
İdârî yapı: Bugün Türkistan’da beş idârî bölüm mevcut olup bunlar: Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Türkmenistan ve Özbekistan’dır. Türkistan’da 43 bölge, 506 eyâlet, 246 şehir, 446 kazâ ve 4445 köy mevcuttur.
Şehirler: Günümüz Türkistan’ında 246 şehir mevcuttur. Semerkand bundan 2500 yıl önce kurulmuş eski bir yerleşme yeridir. Taşkent, Oş, Merv, Buhara, Tirmiz gibi vilâyetlerin de iki bin yıllık mâzileri vardır.
Sovyet rejimi birçok yeni şehir inşâ etmek yoluna gitmiştir. Endüstri yerleşme merkezleri olan bu yeni şehirler Türkistan şehirciliğine benzememekte ve yerleşim tarzlarına uymamaktadır. Bu yönüyle Türkistan’da eski ve yeni yerleşim merkezlerini ayırt etmek gâyet kolaydır. Ayrıca eski yerleşim yerlerinde târihî bağlılık ve mâziyi yaşatma gayretlerinin daha fazla olduğu dikkatlerden kaçmamaktadır.